Tüp bebekle down sendromu riski artar mı?

Tüp bebek tedavisi ile Down sendromu riski arasındaki ilişki, çiftlerin en sık merak ettiği konulardan biridir. Genel olarak, tüp bebek işleminin kendisi Down sendromu riskini doğrudan artırmaz. Ancak, tüp bebek tedavisine başvuran çiftlerin genellikle ileri anne yaşı veya genetik faktörler gibi risk faktörlerine sahip olması, bu durumun istatistiksel olarak daha sık görülmesine neden olabilir. Down sendromu, kromozomal bir anomali olup, esas olarak annenin yaşı ile ilişkilidir. Örneğin, 35 yaş ve üzeri gebeliklerde risk artışı gözlemlenir.

Down sendromu, 21. kromozomun fazladan bir kopyasından kaynaklanır. Risk faktörleri şunlardır:

• İleri anne yaşı (35 ve üzeri)
• Ailede Down sendromu öyküsü
• Önceki gebelikte kromozomal anomali varlığı

Tüp bebek tedavisi, bu risk faktörlerini değiştirmez, ancak tedavi sırasında uygulanan genetik tarama testleri ile risk değerlendirilebilir.

Tüp bebek sürecinde, Preimplantasyon Genetik Test (PGT) gibi yöntemlerle embriyolar kromozomal anomaliler açısından taranabilir. Bu, Down sendromu gibi durumların tespit edilmesine ve sağlıklı embriyoların transfer edilmesine olanak tanır. PGT, özellikle ileri yaş veya tekrarlayan gebelik kaybı olan çiftlerde önerilir. Ancak, bu testlerin %100 kesin olmadığını ve ek maliyetler getirdiğini unutmamak gerekir.

Tüp bebek tedavisi, Down sendromu riskini doğrudan yükseltmese de, altta yatan risk faktörleri nedeniyle dikkatli olunmalıdır. Çiftlerin, tedavi öncesi doktorlarıyla kapsamlı bir değerlendirme yapması ve genetik danışmanlık alması önerilir. Ayrıca, gebelik sırasında rutin tarama testleri (örneğin, ikili test, amniyosentez) ile risk izlenebilir. Unutmayın, her gebelikte Down sendromu olasılığı vardır, ancak modern tıp yöntemleriyle bu risk yönetilebilir.